Android için 10 şaka uygulaması!

Android için 10 şaka uygulaması!

Arkadaşlarınızı Android'li cebinizle şaşırtmak istiyorsanız, bu uygulamalar tam size göre!

Şimdiye kadar belki de hiç dikkat etmediniz, ancak Google Play'de şakaya yönelik birçok uygulama bulunuyor. 1 Nisan'ın yaklaştığı şu günlerde arkadaşlarınızla biraz eğlenmek istiyorsanız, sizin için seçtiğimiz şu uygulamalara bir göz atmanızı öneriyoruz.

Audio Blaster Prank (ücretsiz)

Audio Blaster, cihazınızdan kimsenin duymayı sevmeyeceği tiz, garip bir ses çıkarıyor. Ses oldukça rahatsız edici, ancak biraz eğlenmek istiyorsanız tam da size göre olabilir.

Whoopee Cushion Pro (0.99 dolar)

Şaka minderini telefonunuza taşıyan bu uygulama, telefonunuzu bir odada bıraktığınızda, herhangi bir hareket olduğunda otomatik olarak devreye girebiliyor ve bir "yellenme sesi" çıkarıyor.

Crack Your Screen (ücretsiz)

Telefonumuzun Gorilla Glass'lı ekranını kırmak, her ne kadar güç olsa da korkulu rüyalarımız arasında. Ancak cihazınızın ekranının kırıldığını başkalarına yutturmanız mümün olabilir. Uygulamayı açmanız ve çeşitli "ekran çatlakları" arasından bir tanesini seçmeniz yeterli.

Fake Call and SMS (ücretsiz)

Bazen sıkışıp kaldığınız bir ortamdan çıkabilmek için sahte bir aramaya ihtiyacınız olabilir. Sadece telefonunuza bakarak kendinizi kurtarmanız zor, ancak bu uygulama sayesinde arkadaşlarınızdan birinin sizi aradığı hissini uyandırabilirsiniz.

Pranks Timebomb (ücretsiz)

Pranks Timebomb'un kullanımı oldukça basit. Bir süre ayarlıyorsunuz ve süre bittiğinde çıkacak sesi seçiyorsunuz. Seçebileceğiniz sesler arasında bir binanın yıkılma sesi, hava bombası ve patlayıcı sesleri var.

Ghost Cam: Spirit Photography (ücretsiz)

Pratik şakalar, bazen arkadaşlarınızı yerinden zıplatmakta yeterli olmayabilir. Ancak Ghost Cam: Spirit Photography ile fotoğraflarınıza hayaletler ekleyerek işleri çok daha korkunç hale getirebilirsiniz.

Animal Translator (ücretsiz)

Uygulamayı çalıştırın, kedinizi veya köpeğinizi ona dinletin. Artık evcil hayvanınızın size ne demek istediğini biliyorsunuz.

Prank and Record (ücretsiz)

Masum bir fark bulma oyunu gibi görünen bu uygulama, arkadaşınız tam oyuna daldığı sırada korkunç bir yüz göstererek onu şok ediyor. Dahası uygulama, arkadaşınızın verdiği tepkiyi de kaydediyor.

Advanced Lie Detector (ücretsiz)

Advanced Lie Detector ile arkadaşınızın söylediklerinin yalan olup olmadığını anlayabilirsiniz. Ancak uygulamanın size doğruyu söyleyip söylemediğini anlamanızın pratik bir yolu yok.

Fatbooth (ücretsiz)

Arkadaşlarınızı eğlendirmenin en iyi yollarından bir tanesi de, onların yüzlerini sanal ortamda biraz değiştirerek şişmanlaştırmak.

Kuzey Kore'den şaşırtan Photoshop hilesi!

Kuzey Kore'den şaşırtan Photoshop hilesi!

Ordunuzun, savaş uçaklarınızın ve donanmanızın görenlere korku salmasını istiyorsanız çok fazla uğraşmanıza gerek yok; biraz Photoshop bilmeniz yeterli.

İran'ın güldüren Photoshop hilelerinin ardından yeni ortaya çıkan Kuzey Kore donanmasına ait görüntülerde de Photoshop'un izine rastlandı. Yukarıda gördüğünüz fotoğraftaki hovercraft filosundaki modellerin birbirine aşırı derecede benzemesi şüphe uyandırıyor. Korean Central News Agency tarafından medyaya sağlanan fotoğrafta arka plandaki iki hovercraft'ın ve öndeki hovercraft'ların kopya olduğu anlaşılıyor.

Aslında fotoğraflardaki düzenlemenin başarısız olduğunu söyleyemeyiz. Ancak biraz daha fazla zaman ayırarak araçlar daha farklı hale getirilebilirdi. Daha fazla detay için The Atlantic'in bu makalesine göz atabilirsiniz.

Aşırı iştaha karşı 'çipli çözüm' arayışı

Aşırı iştaha karşı 'çipli çözüm' arayışı

Sinir sistemindedeki vagus sinirine iliştirilmesi planlanan bir mikroçip, aşırı iştah sorunu olanlara yardımcı olabilir mi?

İngiltere'deki bir grup biliminsanına bakılırsa bu sorunun yanıtı evet.

"Akıllı çip" iştahı kontrol ediyor.

Çipin hayvanlar üzerindeki denemelerine başlanıyor.

Çipi üreten kuruluş tıklayın aşırı kiloların cerrahi yöntemlerle alınmasına göre daha kolay ve uygulanabilir yöntem olduğunu söylüyor.

Vagus siniri sadece iştah değil diğer bazı beden işlevlerinde rol oynuyor.

Bu sinir üzerindeki çip uygulamasının insanlar üzerinde de denemesinin yapılacağı anlaşılıyor; denemelerin üç yıl içinde başlaması planlanıyor.

Londra'daki Imperial College'tan Profesör Tousazou ve Profesör Stephen Bloombu'nun yürüttüğü proje, beyine " tıklayın daha fazla yemek isteme" sinyalinin gönderilmesini de kapsıyor.

Projenin en kritik parçalarından biri olan çip, birkaç milimetre büyüklüğünde; tıklayın iştah ile ilgili sinir içindeki elektrik ve kimyasal sinyalleri yakalamak ve tanımlaması umuluyor.

Siber suçluların kullandığı yöntemler !

Siber suçluların kullandığı yöntemler !

Ancak bu çeşitlilik arasında, siber suçlular tarafından yaygın olarak kullanılan paketlerde Oracle Java'da beş, Adobe Flash Player'da iki ve Adobe Reader'da bir adet olmak üzere sadece sekiz zayıf nokta bulundu. Bu açıklar, suçluların bilgisayarlardan özel verileri çalmaları, şirketlerde siber casusluk faaliyetleri yürütmeleri ve kritik endüstriyel sistemler ile devlet kurumlarını sabote etmeleri için yeterli görülüyor.

Araştırma, bazı popüler programların eski ve hatta artık kullanılmayan sürümlerinin çok sayıda bilgisayarda bulunmaya devam ederek, kullanıcıların kişisel verileri ve şirketlerin altyapıları için risk oluşturduğu gerçeğini ortaya çıkarıyor. Özellikle, kullanıcıların daha yeni ve daha güvenli yazılım sürümlerine geçmeye ne kadar gönüllü olduğu ile ilgili yapılan araştırma, Java'nın son sürümünün pazara sürülmesinden (Eylül-Ekim 2012) altı hafta sonra, kullanıcıların sadece %28,2'sinin en güvenli sürüme geçtiğini ve %70'ten fazlasının sistemlerini Java'dan yararlanma amacı taşıyan zararlı yazılımlara karşı korunmasız bıraktığını ortaya koyuyor. Açıklarından kolayca yararlanılabilecek olan Adobe Flash Player'in kullanımdan kalkan 2010 sürümü, bilgisayarların %10,2'sinde bulunmuş ve 2012 boyunca neredeyse hiç azalma görülmemiş durumda. Adobe Reader'da Aralık 2011'de keşfedilen bir zayıf nokta, bilgisayarların %13,5'inde bulunuyor ve sonrasında herhangi bir azalma görülmüyor.

Uzmanlar, yazılımların zayıf noktalarının hem kullanıcılar hem de şirketler için açık ve ciddi birer tehdit oluşturduğuna dikkat çekiyor. 

Kaspersky Lab Zayıf Nokta Araştırma Uzmanı Vyacheslav Zakorzhevsky araştırma sonuçlarıyla ilgili şunları söylüyor: “Bu araştırmanın ortaya koyduğu sonuç,  keşfin hemen ardından güvenlik deliği için bir yama geliştirmenin kullanıcıların ve şirketlerin güvenli olmasını sağlamak için yeterli olmadığıdır. Yetersiz güncelleme mekanizmaları milyonlarca Java, Adobe Flash ve Adobe Reader kullanıcısını risk altında bırakmaktadır. Bu, 2012'de ve 2013'ün başlarında Java'da bulunan kritik zayıf noktaların yanı sıra, en güncel koruma yöntemlerine duyulan ihtiyacı vurgulamıştır. Popüler yazılımlardaki güvenlik açıkları iyi hedeflenmiş bir saldırı için öncelikli geçitler olduğundan, şirketler bu sorunu çok ciddiye almalıdır”.

Çin de Apple 'a Yeni Dava !

Çin de Apple 'a Yeni Dava !

Ses tanıma teknolojisi geliştiren Şanghay Cıcın Ağ Teknolojileri şirketi, Apple'ın Siri yazılımının “anlık mesajlaşma robot sistemlerinin” bir türü olduğunu iddia etti.

Çin şirketi geliştirdiği ürünün, yapay zeka ve sunuculara dayalı sistemiyle akıllı bir şekilde kullanıcının isteğine yanıt verebildiğini belirtiyor.

Apple'ın “akıllı kişisel asistanı” Siri ise kullanıcının komutlarına yanıt veren ses tanıma yazılımı olarak biliniyor.

Tarafların Şanghay Orta Halk Mahkemesi'ndeki davada bir araya geldiği belirtilirken, Apple'ın Çin'deki satışlarından sorumlu şirketinin erteleme talep ettiği ancak mahkemenin buna olumlu yanıt vermediği kaydedildi.

Çinli şirket tarafından mahkemeye sunulan delile göre, şirketin “Şiao i Robot” için 2004'te patente başvurduğu, Apple'ın ise “Siri” yazılımının 2011'de iPhone'un 4S modeli ile tanıtıldığı, Siri Inc. tarafından 2007'de geliştirildiği ifade edildi.

Çinli şirketin Nisan 2012'de Apple'ın Çin'deki şirketine meselenin müzakere ile çözümü yönünde mektup gönderdiği ancak buna yanıt alamadığı da belirtildi.

Bunun üzerine Cıcın şirketinin Çin'de Siri teknolojisi ile ürünlerinin üretim, satış ve kullanımının durdurulması talebiyle 21 Haziran 2012'de dava açtığı kaydedildi.

Apple ise Siri'nin uluslararası bir patent olduğunu ve Siri yazılımı bulunan ürünlerinin “Şiao i Robot” teknolojisiyle alakası olmadığını, dolayısıyla patent ihlali yapmadığını savundu.

Apple ayrıca “Siri” ve “Şiao i Robot” yazılımlarının detaylı teknik incelemelerinin yapılmasını ve Cıcın şirketinin patentinin ihlal edilip edilmediğinin araştırılmasını istedi.

Uzmanlar, ihlalin doğrulanması halinde Apple'ın Çin'de “Siri” yazılımı yüklü ürünlerinin satışının durdurulması ya da bu yazılımın Çin'deki ürünlerden silinmesinin söz konusu olabileceğini belirtiyor.

Ülkede geçen yıl Apple, Şıncın kentindeki “Proview Teknoloji” şirketi ile “iPad” markası nedeniyle süren uyuşmazlığı çözmek için Çinli şirkete 60 milyon ABD doları ödemişti.

Uzmanlar Endişeli !

Uzmanlar Endişeli !

Uzmanların 'tarihin en büyük siber saldırısı' olarak nitelediği bir saldırı dünya genelinde interneti yavaşlattı. ESET Türkiye'nin kıdemli teknik uzmanlarından Can Erginkurban ise meydana gelen saldırının Türkiye'deki internet hızını etkilemediğine dikkat çekti.

Erginkurban, dünya genelinde spam maillerin kaydını tutan Spamhaus'a yapılan saldırının DDOS yöntemiyle yapıldığını belirtirken, globalde internetin yavaşladığını ve bazı spam maillerin sunucuların meşgul olması nedeniyle gelen kutusuna düştüğünü kaydetti. Globalde internet hızının hissedilir derecede yavaşladığını dile getiren Erginkurban, Türkiye'de ise internette böyle bir yavaşlığın hissedilmediğini söyledi.

SPAMHAUS'A SİBER SALDIRI

İstenmeyen e-postalarla mücadele eden Spamhaus’a yapılan saldırı, merkezi internet altyapısının zarar görmesine yol açtı.

Spamlama olarak bilinen saldırı yöntemi, internet altyapısına büyük bir trafik yönlendirerek sunucuları erişilmez hale getirmeyi hedefliyor.

Uzmanlar, Netflix gibi sıklıkla kullanılan sitelere de ciddi etkisi olan durumun, bankacılık ve e-posta hizmetlerine sıçramasından endişe ediyor.

Beş ülkenin ulusal siber polis ekipleri saldırılarla ilgili soruşturma yürütüyor.

İstenmeyen e-postalarla mücadele eden Londra ve Cenevre merkezli Spamhaus adlı grup, bu amaçla tehlikeli saldırılar için kullanılan sunucuları ve veri tabanlarını yasaklılar listesine alıyor.

Grup son dönemlerde, çocuk pornografisi ve terörizmle bağlantılı içerik dışında her şeye ev sahipliği yapacağını açıklayan Cyberbunker adlı bir sunucuyu yasaklılar listesine eklemişti.

Cyberbunker'ın sözcüsü olduğunu iddia eden Sven Olaf Kamphuis, mesajında, Spamhaus'un pozisyonunu istismar ettiğini ve bu grubun internette neyin yayılıp neyin yayılmayacağına karar vermesinin doğru olmadığını belirtti.

Spamhaus, saldırının arkasında Doğu Avrupa'daki suç örgütleriyle birlikte Cyberbunker'ın da bulunduğunu belirtiyor.

Cyberbunker, BBC'nin konuyla ilgili sorularına henüz bir yanıt vermedi.

'Benzeri görülmemiş bir saldırı'

Spamhaus yöneticilerinden Steve Linford, BBC'nin sorularını yanıtlarken, bugüne dek bu saldırının benzerinin görülmediğini söyledi.

Bir haftadır devam eden bir saldırıya hedef olduklarını belirten Linford, ''Ama bizi yıkamadılar, teknisyenlerimiz çalışmalarımızı sürdürebilmemiz için büyük çaba gösteriyor. Böyle bir saldırı başka bir yeri alaşağı edebilirdi'' dedi.

Linford saldırının herhangi bir hükümet kurumunun internet altyapısını kesintiye uğratacak güçte olduğunu kaydederken, ''Eğer İngiltere'de başbakanlık sistemlerini hedef almış olsalardı, internetle bağlarını koparabilirlerdi'' dedi.

Linford, “hedef oldukları saldırının en şiddetli olduğu anda saniyede 300 gigabit veri trafiği yaşandığını, normalde büyük bankalara benzer saldırılar düzenlendiğinde yine saniyede 50 gigabitlik bir veri trafiğinin söz konusu olduğunu'' aktardı.