25.06.2013

Merakla beklenen Windows 8.1 hakkında her şey !

Merakla beklenen Windows 8.1 hakkında her şey !

.
Önizleme sürümünün yayınlanmasına çok az kala, Windows 8.1'i tüm detaylarıyla tanıtıyoruz!

Windows 8.1 güncellemesi ile birlikte Windows 8 pek çok yeni özelliğe sahip olacak. Geliştirilmiş başlat ekranı ve arama özelliklerinin yanı sıra aynı anda dört uygulamayı ekranda çalıştırma gibi Windows 8'de en çok aranan ve yokluğundan şikayet edilen özellikler, Ağustos ya da Eylül ayında gelecek olan ücretsiz güncelleme ile Windows 8 kullanıcılarına sunulacak. Windows 8.1'in ön-sürümü 26 Haziran'da Microsoft'un geliştiriciler konferansı Build 2013'te tanıtılacak. Biz de o zamana kadar yeni Windows'un sunduğu yeniliklere bir göz atalım.
 
Başlat düğmesi ve masaüstüne açılış
Windows'un belki de en sembolik özelliği olan başlat tuşunu tarihe gömen Microsoft, kullanıcıların yoğun şikayeti üzerine yaptığı "hatayı" fark etmiş olsa gerek ki, Windows 8.1 ile yenilenmiş başlat tuşunu geri getiriyor. Eski başlat tuşu ile aynı yerde bulunan ve yeni Windows logosu ile temsil edilen başlat tuşu, alışılanın aksine bir başlat menüsü açmıyor, onun yerine bizi başlat ekranına yönlendiriyor. Masaüstü ekranında sol alt köşede sürekli gözüken başlat tuşu, başlat ekranında sol alt köşeye fare imlecini götürene kadar görünmez kalıyor. Başlat ekranında yapılan pek çok geliştirme ve güncelleme de başlat ekranını daha kullanışlı ve özelleştirilebilir kılıyor.
Ayrıca çok şikayet alan başka bir konu da, sistemin açılışta zorunlu olarak başlat ekranını açmasıydı. Bu konuya da elini atan Microsoft, Windows 8.1'e başlangıçta masaüstü ya da başlat ekranını seçme özgürlüğünü sunuyor kullanıcılara.

Kilit ekranında slayt şovu
Windows 8.1 kişiselleştirme alanında da çok fazla yenilik getiriyor. Artık kilit ekranının sabit arka planını, cihazda ya da SkyDrive'da bulunan görseller ile renklendirebiliyorsunuz. Kilit ekranıyla ilgili bir diğer yenilik ise, artık cihaz kilitliyken bile Skype aramalarını kabul edebilecek ya da kamera ile görseller çekebileceksiniz.
Eski ama yeni uygulamalar
Ses kaydedici, hesap makinesi, video düzenleyici gibi klasik Windows uygulamaları artık Modern arayüze ayak uyduruyor, üstelik yeni alarm uygulaması ile de cihazınızı sabah uyanmak için de kullanabileceksiniz. Windows Store da yenilenen yüzüyle karşımıza çıkacak.
Karolar artık daha işlevli
Başlat ekranındaki karoların boyutları daha büyük ya da küçük olabilecek. Küçülen karolarda uygulamanın ismi değil sadece resmi gözükürken, büyüyen karolar daha fazla bilgi aktarabilecek. Örneğin, hava durumu uygulamasının büyük karosunda gelecek günlerin hava durumları da gözükecek ya da takvim uygulamasının karosu o günün tüm randevularını gösterebilecek.

Derli toplu başlat ekranı
Windows 8.1 ile birlikte yeni yüklenen uygulamalar doğrudan başlat ekranında belirmeyecek, onun yerine "Tüm Uygulamalar" bölümü altına yerleşecek. Daha sonra istediğiniz uygulamaların üzerine basılı tutarak "Başlat ekranına tuttur" seçeneğini seçerek, uygulamayı başlat ekranında gösterebileceksiniz. Bu sayede zaten kullanıcıların yabancı oluğu başlat ekranının kısa sürede düzensiz hale gelmesinin de önüne geçmiş oluyor Microsoft.
Uygulamalar sıraya giriyor
"Tüm Uygulamalar" bölümü Windows 8.1 ile daha kullanışlı bir hal alacak. Uygulamalar artık sadece alfabetik sıraya göre değil, kategorilerine, tarihlerine ya da kullanım sıklıklarına göre de sıralanacaklar. Başlat ekranını düzenlemeye yarayan bir diğer yenilik ise, uygulamalar artık toplu olarak seçilip taşınabilecek, silinebilecek ya da kaldırılabilecek.
İki farklı ekrana tek bir arkaplan
Windows 8.1'in başlat ekranının arkaplanı sadece renk ve desenlerden oluşmayacak. Hareketli arkaplanların yanı sıra artık masaüstü arkaplanları da başlat ekranı süsleyebilecek. Böylece masaüstü-başlat ekranı geçişi daha temiz ve hoş olacak.
Dosya yöneticisi SkyDrive
Windows 8'de bulunan SkyDrive uygulaması Windows 8.1 ile birlikte yenileniyor ve yetenekleniyor. Artık SkyDrive uygulaması sadece çevrimiçi dosyaları değil, hard diskte bulunan tüm yerel dosyaları da yönetebilecek. Ayrıca arama fonksiyonuna da el atmış Microsoft. Windows 8.1 ile birlikte arama sonuçları sadece Bing'den gelen basit cevaplar yerine, daha detaylı ve farklı sitelerden ilgili bilgilerin bir araya getirilmesiyle oluşturulacak.

Bir ekran, dört uygulama
Windows 8.1 ile aynı anda farklı uygulamaların çalıştırılma sistemi de değişiyor. Ekranın bir yarısında e-posta uygulaması çalışırken, diğer yarısında Internet Explorer 11 ile gelen postadaki linki açabileceksiniz. Bir fotoğraf açtığınızda, Windows 8.1 ekranı fotoğraf ve diğer uygulama için 40:60 oranında paylaştırıyor. Ekrandaki uygulama sayısı artsa da çözünürlük sabit kalıyor. İki uygulamayı aynı anda çalıştırmak için gereken minimum çözünürlük 1024 x 768 piksel iken, 4 uygulama için minimum çözünürlük değeri 1366 x 768 piksele yükseliyor. Ayrıca bir diğer yenilik de aynı uygulamanın iki farklı görüntüsü ekranın iki yarısına paylaştırılabiliyor.
Uygulamalar için otomatik güncelleme
Diğer Windows 8.1'li cihazlarla senkronizasyon özelliği de gelişiyor. Artık sadece cihazdaki tüm uygulamalar değil, aynı zamanda uygulamaların yerleşimi de, yani birebir başlat ekranı, diğer cihaza senkronize edilebilecek. Windows'un alıştığımız güncellemeleri gibi, uygulamalar da otomatik olarak Windows Store'a bağlanabilecek ve kendiliğinden güncellenecek.
Ön-izleme dağıtım tarihi 26 Haziran
Yazımızda bahsettiğimiz bütün yeni özellikleri ve daha fazlasını 26 Haziran'da yapılacak olan Build 2013 konferansında yayınlanacak Windows 8.1 ön-izlemesini yükleyerek kendiniz de test edebilirsiniz. Windows 8.1'in final sürümünün ise bu yılın Ağustos ayının başlarında piyasaya sürülmesi bekleniyor. Windows 8 kullanıcıları yeni sürümü ücretsiz olarak Windows Store'dan indirebilecekler.

Fatih Projesi !

Fatih Projesi !

Fatih projesi ihalesine Apple, Samsung ve Microsoft dahil 11 teknoloji şirketi başvurdu.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın 15 milyon öğrenciyi ilgilendiren ‘Fatih’ projesi kapsamında yer alan 10.6 milyon adetlik tablet bilgisayar ihalesine aralarında Apple, Samsung ve Microsoft gibi uluslararası devlerin yer aldığı 11 teknoloji şirketi başvurdu.

İhaleye başvuran şirketler yeterlik kriterini karşılamaları halinde en düşük teklif üzerinden fiyat pazarlığına davet edilecek.
 
Teknoloji devlerinin yakından takip ettiği Fatih (Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirle Haraketi) Proje’sinin ilk adımı dün atıldı. 10.6 milyon tablet için gerçekleştirilen ihale için 11 teknoloji şirketi başvuruda bulundu. İhaleye, Apple, Microsoft ve Samsung gibi tablet pazarının önde gelen isimlerinin yanı sıra dört farklı yerli şirket başvuruda bulundu.

DEVLER YARIŞACAK

Yaklaşık 8 milyar TL’lik bir hacme sahip olacak ihaleye Samsung Electronic, Samsung Elektronik, Mobil-TelElektromed, Vestel Elektronik Sanayi, Casper-Exper-Probil, Apple, Telpa Telekomünikasyon-Atmaca Elektronik, Microsoft, Arçelik, Toshiba Europe ve Hewlett Packard başvuruda bulundu. İhale Komisyonu Başkanı Ahmet Kaplan, ihaleye katılan şirketlerin mali-idari yeterlilikleri inceleneceğini söyledi. Kaplan, “Yeterliliği geçen firmaların Türkiye’de açacakları Ar-Ge merkezleri, üretim-yatırım planları değerlendirilecek ve numune tablet çalışması yapılacak. Birkaç ay içinde yeterlilik kriterini karşılayanlar en düşük teklif üzerinden fiyat pazarlığına davet edilecek” 
diye konuştu.

YERLİLER KAZANIYOR

Fatih projesinin kapsamında 15 milyon öğrenciye dağıtalacak tablet bilgisayarlar için daha önce iki kez pilot ihale gerçekleştirilmişti. 8 bin 500 tablet bilgisayar ile yapılan ilk ihaleyi General Mobile kazanmıştı. Pilot bölgeler için gerçkeleştirilen ve 49 bin adet tablet bilgisayarı kapsayan ikinci ihaleyi ise Vestel kazanmıştı.
 
iOS ve Windows 8 ihalede

İhale şartnamesinde yer alan bilgilere göre tablet bilgisayarlar 3 yılı kapsayan süre içinde teslim edilecek olması tartışmaları da beraberinde getirdi. 3 yıl sonra öğrencilerin eline geçecek olan tablet bilgisayarlar için gelecek süreçte donanım açısından yenileme yapılması gerekebilir. Aksi takdirde ihaleyi alan şirketin belirlediği özellikler, 3 yıl sonra da öğrenciler tarafından kullanılmaya devam edecek. Öte yandan daha önce yapılan pilot ihaleleri kazanan şirketlerin tablet bilgisayarları Android işletim sistemi kullanıyordu. Ancak 10.6 milyon adet tablet bilgisayarı kapsayan ihalede ise Apple’ın ve Micrsoft’un yer alması dikkat çekti. Söz konusu ihaleyi kazanan şirketlerin Apple veya Microsoft olması durumunda öğrenciler iOS veya Wİndows 8 işletim sistemi kullanacak.

Sıkıysa yakala!

Sıkıysa yakala! 

ABD istihbaratına ait gizli belgeleri ifşa eden CIA eski teknisyeni Snowden, ABD ajanlarıyla köşe kapmaca oynuyor. 
WikiLeaks’in yardımıyla Hong Kong’tan Moskova’ya uçan Snowden, havalimanında izini kaybettirdi. Ekvador’dan siyasi sığınma hakkı isteyen firari, kendisi için bilet ayrılan Küba uçağına binmedi. ABD, Rusya’dan Bay Muhbir’in iadesini isterken Washington, Pekin ve Moskova arasında ipler gerildi.
ABD Ulusal Güvenlik Kurumu’nun (NSA) dünyada milyonlarca kişinin telefon ve internet kayıtlarını izlediği bilgisini basına sızdıran eski CIA teknisyeni Edward Snowden, sırra kadem bastı. Snowden’ın geçen ay Hawaii’den Hong Kong’a kaçmasıyla başlayan hikâyesi, önceki gün Moskova’daki Şeremetyevo havalimanına inişiyle daha da hareketlendi.

GECE OTELDE Mİ KALDI

Gazeteciler, polisler, istihbaratçılar ve Snowden’a sığınma talebini incelediklerini açıklayan Ekvador ve onu arayan Amerikan elçilik yetkilileri havaalanına akın etti. Ancak Snowden’ı burada Rus görevlilerle Ekvador Büyükelçiliği diplomatları dışında gören olmadı. ABD, ‘Pasaportunu iptal ettik’ açıklaması yaparken firari, geceyi, Rus topraklarına ayak basmadan havalimanının E Terminali’nde transit bölümündeki bir otelde geçirdi.

17A KOLTUĞU BOŞ

Moskova’dan Ekvador’a da Venezuela’ya da direk uçuş yoktu. Snowden’ın yerel saatle 14.05’te kalkacak SU150 sefer sayılı Aeroflot 150 uçağıyle Küba’nın başkenti Havana’ya uçağı söylendi. Rus İstihbarat Servisi elemanları, havaalanının pisti gören camlarını kapattı. Kalkış 50 dakika ertelendi. Tam uçağın havalandığı haberleri geldi ki, Snowden’ın içeride olmadığı anlaşıldı. Aynı uçağa bilet alan 30 Rus gazeteci, kaçağın ayırttığı 17 A koltuğunun boş olduğunu bildirdi. Boş koltuğun resimleri hemen ABD basınına düştü. newsru.com isimli Rus sitesi, “Moskova, Snowden saklambaç oyunuyla Washington’a fena çalımlar atıyor. Snowden yerine uçak dolusu gazeteciyi Küba’ya gönderiyor” yorumunu yaptı.

Assange: Sağlıklı ve güvende

Snowden’ın kaçmasına yardım eden WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange, firari ve ona yardım eden WikiLeaks görevlisi Sarah Harrison’ın sağlıklı ve güvende olduğunu, ancak yerlerini açıklayamayacağını söyledi.

Moskova ve Pekin’i uyaran ABD Dişişleri Bakanı John Kerry, “Gizlenen kişi ülkesini satmış bir vatan hainidir. Yataklık yapan ülkeler kötü bir oyun oynadıklarını bilmeli. Sonuçlarına katlanırlar” dedi. Beyaz Saray ise Snowden’ın iadesi için Moskova ile işbirliği beklediklerini açıkladı.

O filmdeki gibi

Orjinal adı “Catch Me If You Can” olan Sıkıysa Yakala’da, FBI’ın “En Çok Arananlar” listesindeki en genç dolandırıcı unvanını elinde tutan Frank W. Abagnale’in öyküsü anlatılıyor. 26 ülkede 2.5 milyon dolarlık vurgun yapan Abagnale’yi Leonardo DiCaprio, onu yakalayan çalışan FBI ajanını ise Tom Hanks canladırıyor.

ABD o muhabirin peşinde

Washington Post gazetesinin haberine göre ABD istihbaratı, Edward Snowden’ın NSA belgelerini sızdırdığı Glenn Greenwald’ın peşinde. ABD’li yetkililer, “masum bir gazeteci olduğuna” inanmıyor. Brezilya’da yaşayan gazeteci hakkında pek çok cezai kovuşturma olduğu ileri sürülüyor. ABD Kongresi Milli Güvenlik komisyonu üyesi Cumhuriyetçi Peter King, Greenwald’ın “gazetecilik sınırlarını aştığını” ve sorgulanması gerektiğini söyledi.

Andoid kullanıcıları, DİKKAT

Andoid kullanıcıları, DİKKAT !


Andoid kullanıcıları, DİKKAT!

Yıllarca PC kullanıcılarının canını yakan tehlike, şimdi de Android'li cihazların başına bela oldu!

Akıllı telefon ve tabletlere yönelik tehditlerin sayısı her geçen gün artıyor. Antivirüs geliştiricisi Symantec tarafından tespit edilen ve  Android.Fakedefender adı verilen kötü niyetli yazılım Android kullanıcılarını üzmekle kalmayıp, cüzdanlarını da hafifletecek türden.
 
Bu konuda Symantec tarafından yapılan açıklama yıllardır Windows kullanıcıların karşılaştığı sahte virüs uyarıları ve sahte antivirüs çözümlerinin artık Android cihazlarda da görüldüğünü ortaya koyuyor.
 
Sızdığı Android işletim sistemli cihazda sanki bir antivirüs yazılımı yüklüymüş gibi uyarı mesajları çıkaran Android.Fakedefender, telefonu ücretli bir güvenlik yazılımı yüklenene kadar kadar bloke ediyor. Yüklenen sözümona güvenlik yazılımı da Android işletim sisteminin kimi ayarlarını değiştirme ve başka yazılımların çalışmasını engelleme gibi düzeltmek için çoğu zaman fabrika ayarlarına dönmeyi gerektiren bazı fonksiyonlara sahip.
 
Ransomware yani fidye yazılımı adı verilen bu tür tehditlere karşı savunmanın en kolay yolunu ise, cihazınızda bir antivirüs yazılımı yüklü değilken, alacağınız virüs uyarısı mesajlarına kanmamak ve sadece güvenli kaynaklardan indirdiğiniz yazılımları kurmaktan geçiyor.

Google'ın yeni sürprizi!

Google'ın yeni sürprizi!



Google paylaşmayı öğretiyor!

Google'ın yeni uygulaması, belki de internet devinden en son beklenecek şeyi yapıyor...

İnternete düşen son söylentilerden birine bakılırsa Google, kullanıcıların gerçekten sahip oldukları nesneleri çevrimiçi listeleyebildikleri ve birbirleriyle paylaşabildikleri bir hizmet üzerinde çalışıyor.

Google Operating System blogunda yer alan iddiaya bakılırsa, "Google Mine" adı verilen yeni hizmet sayesinde kullanıcılar, sahip oldukları eşyaların listesini arkadaşlarıyla paylaşabilecek, arkadaşlarının listelerindeki nesneleri görüntüleyebilecek. Firmanın amacı bu şekilde arkadaşların birbirleriyle eşya değiş tokuşu yapabildiği ve ödünç alabildiği bir ortam yaratmak. Hizmet sayesinde kullanıcılar eşyalarına "ödünç verildi", "bağışlandı", "geri alındı" ya da "kayboldu" gibi etiketler atayabilecekler. Şu an firma içi beta aşamasında olan Google Mine'ın hem çevrimiçi bir hizmet hem de Android uygulaması olarak kullanılabileceği belirtiliyor. Hizmetin Craigslist gibi oturmuş rakipleri karşısındaki en önemli avantajlarından birinin, eşyaların 3D görüntülerinin yüklenmesini sağlayan "Katamari" adı verilen özelliğinin olacağı ifade ediliyor. Hizmetin bundan birkaç ay önce piyasaya sürülen ve benzer bir şekilde çalışan "Mine" ile bir ilgisi olup olmadığı bilinmiyor. Elbette Google Mine'ın geçici olarak kullanılan bir isim olma ihtimali de var.

Google henüz hizmetle ilgili bir açıklama yapmış değil. Firma sadece "Sürekli olarak kullanıcıların çevrimiçi deneyimini zenginleştirecek özellikler peşindeyiz. Ancak şu an için paylaşmak istediğimiz özel bir gelişme yok" şeklinde bir açıklama yapmakla yetindi. teknoloji

Facebook’tan daha karlı, Twitter’dan daha kalabalık !

Facebook’tan daha karlı, Twitter’dan daha kalabalık !

Twitter’dan fazla kullanıcısı var, Facebook’tan daha karlı… Ama muhtemelen bu ismi hiç duymadınız.
İsrailli internet şirketi Conduit hakkında bugüne dek kulağınıza hiçbir şey gelmemiş olabilir. Ancak Facebook’un yarısı kadar, Twitter’dan ise daha fazla kullanıcıya sahip olan şirket bugünlerde satılığa çıkarıldı.
Facebook'tan daha karlı, Twitter'dan daha kalabalık
Conduit’in ürünü, bir websitesi için özel araç çubukları oluşturmaya yarıyor. Şirketin müşterileri şarkıcı Rihanna’dan küçük NBA mağazalarına geniş bir yelpazede yer alıyor. 2009′da 100 milyon dolar, 2010′da ise 300 milyon dolar gelir elde eden Conduit’in karlı olduğu düşünülüyor. Şirket, şimdiye dek içinde 100 milyon dolarlık bir teklifin de bulunduğu teklifleri geri çevirmiş. Ancak Google veya Microsoft’un olası milyar dolarlık bir teklifi, İsrail’de en büyük internet şirketi satışı olarak tarihe geçebilir.


Şirketin pazarlama müdürü Shaul Olmert, olası bir satış hakkında konuşmayı reddediyor ve şirketin İsrail’e adandığını ve orada büyüyeceğini söylüyor. Olmert, şirketin Facebook, LinkedIn ve Twitter’dan daha kazançlı olduğunu vurgulamaktan da geri durmuyor.

Microsoft veri merkezini büyütüyor!

Microsoft veri merkezini büyütüyor!



Microsoft, ABD’li teknoloji şirketlerinin veri merkezlerine ev sahipliği yapan Iowa eyaletinde büyük bir yatırım kararı aldı.

Microsoft veri merkezini büyütüyor
Yazılım devi, Iowa’daki tesisini 678 milyon dolar yatırımla genişletecek. Elektrikten vergi almayan ve arsa vergilerinin çok düşük olduğu Iowa’da, vergi dışı gelir imkanı da şirketleri cezbediyor.


Facebook, ABD dışındaki ilk veri merkezini İsveç’in Lulea kentinde açtı. Tesis, sosyal medya devinin ABD dışındaki ilk, toplamdaki üçüncü veri merkezi.

Facebook, veri merkezlerindeki sunucuları soğutmak için “soğutma otomasyonu” sistemini geliştirdi.

Microsoft, veri merkezlerini birer birer genişleten dev eknoloji şirketlerine ayak uydurdu. 678 milyon dolarlık yatırım, ‘Project Mountain’ adını taşıyor. Projenin gelir dışı vergi miktarı en az 20 milyon dolar olacak. West De Moines bulunan veri merkezi, genişletildiği zaman 29 kişiye iş imkanı sunacak.

Microsoft’un yanı sıra, sunduğu avantajlarla Google ve Facebook’un da veri merkezlerine ev sahipliği yapan Iowa, Altoona kentinde dev bir tesise daha yer açmaya hazırlanıyor.

Facebook, Nisan ayında 442 bin metrekarelik yeni bir veri merkezi açacağını duyurmuştu.

The Verge sitesinin haberine göre, Facebook’un tesisi, tamamlandığında dünyanın en uzun veri merkezi unvanını kazanacak.

Iowa’nın Council Bluffs kasabasında 2009 yılında veri merkezi açan Google ise kısa bir süre önce tesisini genişleteceğini açıkladı.


Kaynak:ntvmsnbc

7.06.2013

Ekran kartı rehberi!

Ekran kartı rehberi! 


Ekran kartı seçiminde hedefi 12'den vurun!

Sistem toplayacak veya ekran kartınızı yenileyecekseniz, bilmeniz gereken her şey bu rehberde...

Dizüstü bilgisayarlar her ne kadar geniş kullanım alanları ve yekpare gövdelerinin cazibesi ile bir dönemin yıldızı olan masaüstü bilgisayarları arka plana atmayı başarmış olsa da, aslında bunun yine masaüstü bilgisayar kullanıcılarına yaradığını söyleyebiliriz. Günümüzde iyi bir masaüstü bilgisayara yapacağınız yatırım, geçtiğimiz yıllara göre oldukça aşağı maliyette seyretmekle birlikte, bileşenlere ödediğiniz ücretin tam karşılığını almanız da bir o kadar mümkün. Kapsamlı bir dizüstü bilgisayar almak yerine ona ödeyeceğiniz parayla çok iyi bir sistem kurabiliyorsunuz. O nedenle bir masaüstü bilgisayar toplamak ve sistemini güncellemek niyetinde olan kullanıcılar bu fırsatı kaçırmamalılar diye düşündüğümüzü yazının başında belirtelim.

Masaüstü bilgisayarların yıldız bileşenlerinden biri olan ekran kartları da elbette bu gelişmelerden etkilenmiş olmakla beraber, fiyat – performans oranlarıyla da kullanıcıların cebini yakmadan beklentilerini karşılayabiliyorlar. Yeni bir sistem toplayacaksanız ve eski sisteminizdeki kartınızı güncellemek istiyorsanız ekran kartı seçimi yaparken pek çok kritere dikkat etmeniz gerekiyor. Zira ekran kartı seçimi sisteminiz için büyük önem arz ediyor. Ancak her şeyden önce ilk yapmanız gereken ihtiyacınıza karar vermek.

İhtiyaçlarınızı belirleyin

Var olan sisteminizi güncelleyerek yeni bir ekran kartına mı terfi etmek istiyorsunuz, yoksa yepyeni bir sistem mi toplayacaksınız? Eğer seçiminiz cümlenin ilk kısmında gizliyse, o halde bahsetmemiz gereken ilk nokta sisteminizin gücü olacaktır. Zira sisteminizin sergilediği performansa zıt bir ekran kartı satın almanız sizi bir dar boğaza sürükleyecektir. Sisteminizi bir araya getiren parçalar eski veya yüksek performans almanıza imkan tanımıyorsa, satın alacağınız ekran kartının hızlı olması herhangi bir önem arz etmiyor. Elbette sisteminize ekran kartından sonra farklı takviyelerde bulunarak yavaş yavaş güncelleme niyetindeyseniz, ekran kartı çıkış noktası olarak iyi bir tercih olabilir.

Sisteminize entegre edebileceğiniz bir ekran kartında ilk bakmanız gereken nokta elbette ekran kartının boyutu. Eğer küçük çapta bir kasaya sahipseniz büyük boyutlu ekran kartlarını ilk aşamada hemen eleyebilirsiniz. Diğer bir nokta ise, sisteminizde yer alan güç kaynağının ne kadar enerji ürettiği. Eğer satın almayı düşündüğünüz ekran kartı yüksek enerjiye ihtiyaç duyuyorsa, ekran kartının yanında kasanıza uygun bir güç kaynağı bakmanızda da yarar var. (Güç kaynağı seçiminde dikkat etmeniz gerekenleri şu yazımızda bulabilirsiniz: http://www.veteknoloji.com/dogru-guc-kaynagini-secmek-61751--.html)

Güncellemeler için değinmemiz gereken bir diğer nokta ise PCI Express konusu. Eğer satın alacağınız ekran kartı PCI Express 3.0, ancak anakartınızdaki slot daha düşük değerdeyse herhangi bir sorun yaşamayacağınızın altını çizelim; ekran kartınız uyum gösterecektir. Performans kaybı konusunda ise yine endişe duyacağınız ölçüde farkla karşılaşmayacağınızı söyleyebiliriz.

Ekran kartını güncellemek yerine yepyeni bir sistem kurmak isteyen kullanıcıların karar vermesi gereken ilk nokta ise, ne tür bir sisteme sahibi olmak istedikleri. Oyun ve grafik programları gibi yüksek performans gerektirecek türde bir bilgisayar mı, yoksa tabiri caizse ayağınızı yerden kesecek, sade bir bilgisayar sahibi olmak mı istiyorsunuz? Rehberimizde her iki kullanıcı grubu da kendine uygun cevapları bulacaktır, ancak eğer bir oyun bilgisayarı toplamak niyetindeyseniz yüksek performans ihtiyacı duyacağınız kesin. Ve tabii konu grafik performansı olunca elbette o malum soruya geliyoruz.

Nvidia mı, yoksa AMD mi?

Satın alacağınız ekran kartının kalbinde yatan GPU'nun üreticisi konumunda olan Nvidia ve AMD, sunduğu ürünlerle, kendilerine has teknolojileri ve pozitif yanlarıyla oyunseverlerin kalbine taht kurmuş durumda. Bu iki dev firma yıllardır büyük bir rekabet içindeler ve oyuncuları mutlu edebilme başarıları da elbette bu rekabetten doğuyor. Nvidia ve AMD ile ilgili ilk söylememiz gereken, her iki firmanın da ekran kartı değil, grafik işlemcisi konusunda çalıştığı. Satın almayı düşündüğünüz ekran kartında da göreceğiniz gibi her ne kadar kalbinde Nvidia veya AMD GPU'su bulundursa da dışında genellikle farklı bir markayla karşılaşıyorsunuz. GPU çözümünü AMD veya Nvidia ile çözen firmalar, GPU'nun etrafını saran diğer donanımları hazırlayarak ortaya bir ekran kartı çıkartıyorlar.

Ekran kartı seçiminde AMD veya Nvidia mı sorusunu yanıtlamanız elbette kullandığınız veya satın alacağınız işlemci seçimine de bağlı olarak değişkenlik gösteriyor. Ancak hangisini tercih ederseniz edin, her iki markanın da kendine göre artılarının olduğunu tahmin etmek zor değil. Dikkat etmeniz gerekenler GPU seçiminin yanında ekran kartının üzerindeki ayrıntılarda da gizli. Mesela tek fanlı ekran kartlarından ziyade çift fanlı ekran kartlarını tercih etmeniz ve ek soğutma plakalarıyla donatılan modellere yönelmeniz kararlı bir performansa sahip olmak için oldukça önem arz ediyor. Ama bir konu var ki kullanıcıların aklını en çok karıştıranlardan biri. Şimdi isterseniz ona değinelim.

Bellek hızı ne olacak?

Ekran kartında bulunan bellek miktarı ne kadar yüksekse o kadar yüksek performans alacağınıza ilişkin genel düşünce aslında pek de gerçeği yansıtmıyor. Özellikle alt seviyelere inildikçe ortaya çıkan bu gerçek, düşük fiyatlı ancak yüksek bellek değerine sahip ekran kartlarından kaçınmanız gerektiğini ortaya koyuyor. Bu durum elbette ki bellek değerinin hiç önemi olmadığını da göstermiyor. Bellek miktarı önemli ancak tek başına değil, bunun yanında satın alacağınız ekran kartının seviyesi de önem teşkil ediyor.

Güncel olmayan veya düşük seviyede bir ekran kartı alır, ancak ekran kartının yüksek bellek seviyesine güvenerek tüm oyunlarda iyi bir performans alacağınıza ilişkin bir düşünceye kapılırsanız muhtemelen yanılırsınız. O nedenle ekran kartı satın alırken aramanız gereken sadece yüksek bellek kapasitesi değil, doğru ekran kartı seviyesinde kullanılan doğru bellek seviyesi olmalı. Peki, ekran kartının seviyesini ve güncelliğini nasıl anlayacaksınız? Bu konuya geçmeden önce ekran kartı bellek seçimiyle ilgili belirtmemiz gereken diğer bir nokta ise, GDDR5'li ekran kartlarını tercih etmenizin daha faydalı olacağı. Her ne kadar DDR3 ile arasında performans anlamında yüksek derecede fark yaratmasa da, eğer satın alacağınız kart sırf GDDR5'li diye daha fazla para ödemeyeceksiniz GDDR5'li modeli almanız daha iyi olacaktır. Ancak hangi türde bir ekran kartı alırsanız alın bellek arayüzünün en azından 256-bit olmasına dikkat etmeniz performans kaybı yaşamanızı engelleyecektir. Şimdi güncellik konusuna geçebiliriz.

Detayları kodlarında gizli

Ekran kartı satın alırken bakmanız gereken sadece bellek değerleri değil, isimlerinde gizledikleri anlamlar da olmalı. Kartların isimlerine ve rakamlarına dikkat ederek nasıl bir performans vereceklerini, isteklerinizi karşılayıp karşılamayacaklarını hızlı bir şekilde anlayabilirsiniz. Eğer ekran kartı tercihinizi AMD tarafından kullanacaksanız, Radeon serisinde sunulan modellerin numaralarına şöyle bir göz atarak ekran kartının güncelliğini anlayabilmeniz mümkün. Dört haneli sayının ilk hanesi ekran kartının neslini belirtirken, ikinci hanesi sınıfını ve üçüncü hanesiyse seviyesini gösteriyor. Eğer güncel oyunları oynamak için bir sistem topluyor ve tercihinizi AMD'den yana kullanıyorsanız size tercihinizi Radeon 7000 serisininden yapmanızı tavsiye edebiliriz.

Nvidia tarafına bakacak olursak, Nvidia da rakamlardan ziyade bir de GT ve GTX gibi kodlar bulunduğunu görüyoruz. Bu kodlar arasında GTX en üst seviyeyi işaret ederken, GTS orta, GT ise giriş seviyesi ekran kartlarını temsil ediyor. Bu kodlardan sonra gelen rakamlar da yine kartın güncelliğini işaret ediyor. Bu rakamlarda özellikle ikinci hane ekran kartının göstereceği performansı ortaya koyuyor. Yine eğer oyun bilgisayarı hazırlayan okurlarımız için Nvidia tarafından bir tavsiyede bulunmamız gerekirse tercih edecekleri ekran kartının GTX seviyesinde olması gerektiğini söyleyebiliriz.

Çok yüksek performans beklemiyorsanız bile eğer harici ekran kartı alacaksanız artık en azından orta seviye modellere göz atmanızın daha doğru olacağı. Zira gelişen teknolojiyle birlikte artık yerleşik ekran kartları da performans anlamında kendini yeniledi ve hatta giriş seviyesi harici ekran kartlarına kafa tuttuklarını da rahatlıkla söyleyebiliriz. O nedenle almışken en azından orta seviye bir ekran kartına yönelmeniz daha doğru olacaktır diye düşünüyoruz.

Tasarımına da dikkat edin

Özellikle oyun için özel olarak geliştirilmiş ekran kartları özel dış tasarımlarıyla da dikkat çekiyorlar. Ancak bir ekran kartı ne kadar cezbedici tasarlanmış olursa olsun, kasanıza taktıktan sonra ancak bir sonraki açışınızda kadar karşınıza çıkmayacak. O nedenle sizin ekran kartının tasarımında şekilden ziyade detaylara önem vermeniz gerekiyor. Ekran kartlarında –ki özellikle oyun kartlarında- soğutma büyük sorun olabiliyor. O nedenle üzerinde tek fan yerine çift fan bulunduran ekran kartlarına yönelmeniz daha doğru olacaktır. Elbette bunda fan genişlikleri de önem kazanıyor. İki küçük fanlı bir ekran kartı yerine tek büyük fana sahip bir ekran kartı daha tercih edilebilir duruyor.  Fanın yanında alüminyum yüzeylerin sık kullanılmış olması, ek plakalar bulundurması ve fandan gelen hava akımını taşıyan kanalların düzeni de bir ekran kartının soğutma sistemi için dikkat edilmesi gereken özellikler.

DirectX 11 konusu ve 3D desteği

Ekran kartı alırken, özellikle güncel oyunları oynamak için bir kart alıyorsanız kesinlikle DirectX 11 desteğinin olmasını gözetin. Aksi halde verdiğiniz paraya yazık etmiş olursunuz. Nvidia tarafında DirectX 11 destekli ekran kartları GeForce GTX 500 serisi ve yukarısı olarak tanımlanmış durumda. AMD ise Radeon HD 5000 serisi ve üst gömlek ekran kartlarıyla bu teknolojiyi destekliyor. Böylece satın alma aşamasında DirectX 11 desteği göstermeyen ekran kartlarını hemen eleyebilirsiniz.

DirectX 11'in yanı sıra bir de 3D konusu bulunuyor ki, bizce bu artık işin ihtiyaç değil, lüks kısmı. Eğer 3D oyun oynamak istiyorsanız hem AMD hem de Nvidia tarafında elbette 3D destekli ekran kartı seçenekleri bulunuyor. AMD, HD3D teknolojisiyle donattığı Radeon HD 6450 ila Radeon HD 7970 serisi arasındaki kartlarıyla 3D oyun oynayabilmenizi sağlayacakken, Nvidia ise 3D Vision teknolojisiyle AMD'nin karşısında duruyor. Nvidia'nın GeForce GTX 560 ile GFX 690 arasındaki kartlarını ve AMD'nin bahsettiğimiz modellerini inceleyerek 3D konusuna da çözüm getirebilirsiniz.

Son tavsiyeler

Ekran kartı seçerken yukarıda bahsettiğimiz adımları göz önünde bulundurmanız, satın alma aşamasında size daha kolay seçim yapabilme olanağı sağlayacaktır. Yazıyı sonlandırmadan önce ekran kartından yüksek oyun performansı almak isteyen kullanıcılara bir önerimiz daha olacak. Güncel oyunları oynayabilmeniz için yüksek bellek değeri sunan ucuz ekran kartları yerine, en azından 300 TL ve üstü ekran kartlarına yönelmeniz sizin için daha doğru bir hamle olacaktır. Ayrıca, kartın özellikle DirectX 11 desteklediğinden de emin olun.

Sony’nin yeni akıllısı Xperia M olacak !

Sony’nin yeni akıllısı Xperia M olacak !


Computex fuarının başlamasıyla birlikte özellikle donanım üreticileri tarafından yeni ürün haberleri gelmeye başladı.


Sony’nin yeni akıllısı Xperia M olacak
Fakat Sony’nin bu dönemde yeni bir ürün tanıtacağını beklemiyorduk. Sony ise bizlere sürpriz yaparak Xperia M adlı yeni akıllı telefonunu tanıttı.

Xperia M ve Xperia M Dual olmak üzere iki farklı model altında kullanıcılarla buluşacak olan Sony’nin yeni akıllı telefonu 4 inç büyüklüğünde bir ekrana sahip. 1 GHz’lik çift çekirdekli işlemciyi üzerinde barındıran bu yeni ürün Snapdragon S4 Plus yonga setini kullanıyor.

5 megapiksel arka ve 0.3 megapiksel ön kamerası bulunan yeni akıllı telefon üzerinde 720p video kaydı yapabiliyorsunuz. Adreno 305 grafik yongasına sahip ürünün 1 GB belleği ve 4 GB dahili depolama birimi bulunuyor. Wi-Fi, Bluetooth, NFC, FM Radyo desteği de sunacak ürün Android Jelly Bean işletim sistemiyle birlikte gelecek. Beyaz, siyah, sarı ve mor gibi farklı renk seçenekleriyle satışa sunulacak ürünün Temmuz ayında piyasada olması bekleniyor. Ürünün fiyatı konusunda ise henüz bir açıklama yapılmış değil.

Taksim’in yeni gözde uygulaması !

Taksim’in yeni gözde uygulaması !



Türkiye genelinde devam eden Gezi Parkı gösterilerilerine katılanların yeni haberleşme gözdesi Zello Walkie Talkie. Akıllı telefonlara indirilebilen ‘Zello’ adlı uygulama, göstericilerin telsiz gibi haberleşmesini sağlıyor.



Gezi Parkı protestoları ile birlikte Twitter ve Facebook hesaplarından paylaşımlar yapan gösterici ve vatandaşların yanı sıra eylemlere katılanların ‘Zello’ adlı program üzerinden anlık iletişim kurdukları ortaya çıktı. Programda, ‘Bursa direniş’, ‘Taksim direniş’, ‘Ankara direniş’, ‘İzmir direniş’, ‘Direniş Adana’, ‘Diren Ankara’ adlı gruplar oluşturan göstericiler, ülkenin dört bir yanıyla tıpkı telsiz gibi ‘bas konuş’ sistemi ile sesli iletişim sağlayabildiği gibi listesine aldığı telefon sahiplerinin başkaları ile bu program üzerinden yaptıkları konuşmaları da dinleyebiliyor. Grup üyeleri, eylemlere katılmak istediklerinde, kalabalığın nerede olduğu, güvenlik güçlerinin pozisyonları hakkında anında bilgi sahibi oluyorlar.

Zello programını kullanan eylemciler; nerede, ne zaman, ne şekilde eylem yapacaklarını da buradan duyurabiliyorlar.

Zello programında oluşturulan grupta, ilginç diyaloglar da yaşanıyor. ‘Direniş Taksim’ grubunda konuşan bir kadın, Miraç Kandili’ni hatırlatarak, “Kandil olması nedeniyle arkadaşları uyaralım, bu akşam Gezi Parkı’nda içki içmesinler” diye uyarıda bulundu. Başka bir grup üyesi ise “AVM’lere girmeyin, sivil polisler gözaltına alıyorlar” çağrısı yaptı. Ayrıca telefonlarına Zello programını kuranlar, eylemlerin olduğu bölgelerde, trafik akışı, güvenlik yoğunluğunu da birbirlerine sorarak anlık paylaşımda bulunuyorlar.



Göstericiler, Zello üzerinden, yiyecek içecek ihtiyaçlarını da duyuruyorlar. İstekleri duyan gönüllüler ise eylemin yapıldığı alana gıda takviyesi yapıyor. Taksim’deki eylemlerle birlikte, Zello programının Türkiye’deki kullanıcı sayısında patlama yaptığı da belirtildi.

Düşünce gücüyle uçan helikopter !

Düşünce gücüyle uçan helikopter !



Bilim adamları, düşünce gücüyle bir helikopteri hareket ettirdi.Helikopteri uçurmak için başa takılan özel bir araç kullanıldı.

"Journal of Neural Engineering" dergisinde yayımlanan çalışmada, beyindeki elektrik aktiviteleri ölçmek için başa takılan özel bir araç kullanıldı. Daha sonra elektrik aktiviteler, bilgisayar yardımıyla helikopterin hareketleri ile ilişkilendirildi.    
Minnesota Üniversitesi Tıbbi Mühendislik Enstitüsü Müdürü Prof. Bin He, ekibinden 5 kişinin her birinde 64 elektrot olan başlıklar taktığını belirtti. Elektrotlar, beyindeki hareket düşüncelerine ilişkin elektrik aktivitelerini bilgisayara aktardı.
Bilgisayar ise kablosuz ağ bağlantısı (wi-fi) ile elektrotlardan gelen komutlarla helikopteri çalıştırdı. Böylece katılımcılar, sol ya da sağ ellerini yumruk yaparak helikopteri sola ya da sağa döndürdü, her iki ellerini yumruk yaparak helikopterin yükselmesini sağladı.

DÜŞÜNCE GÜCÜ YÜZDE 90 BAŞARILI OLDU
Üniversite'nin spor salonunda yapılan denemede helikopter, balonlardan yapılan çemberlerin içinden geçirildi. Katılımcılar, düşünce gücüyle engelleri aşmada yüzde 90 oranında başarı sağladı.
Prof. He, asıl amaçlarının fiziksel engeller ya da bazı rahatsızlıklar nedeniyle hareket edemeyen kişilere yardım etmek olduğunu belirtti ve sözlerine şöyle devam etti:

HEDEF DÜŞÜNCE GÜCÜYLE HAREKET EDEN ORGAN
"İnsanların, sadece düşünce gücünü kullanarak tekerlekli sandalyelerini hareket ettirmelerini, televizyonlarını açıp kapayabilmelerini ve hatta takma kol ya da bacaklarını tıpkı gerçek organları gibi kullanabilmelerini sağlayan bir teknoloji geliştirmek istiyoruz."
Teknolojinin kullanımının sadece hareketle sınırlı kalmayacağına da dikkati çeken Prof. He, "Beyin-bilgisayar koordinasyon teknolojisi, gelecekte sadece engelli nüfusa değil, normal insanların da kullanımına sunulacak. Böylece sadece bir işlev kaybını düzeltmek için değil, işlevleri hayallerimizin ötesinde geliştirmek için de kullanabileceğiz" dedi.
Daha önce de düşüncelerin elektrik örüntüsünü gerçek dünyadaki hareketlere çevirmek için birçok deneme yapılmıştı. Bunlar arasında bir tekerlekli sandalyenin düşünce gücüyle itilmesi ve hatta dünyanın ilk "beyin orkestrasının" kurulması da yer alıyor.

iPhone 4'e yasak gelebilir !

iPhone 4'e yasak gelebilir !


Teknoloji devi Apple rakibi Samsung'un açtığı patent davasını Amerika Birleşik Devletleri'nde bir ticaret mahkemesinde kaybetti. Uluslararası Ticaret Komisyonu (ITC) Apple'ın Samsung patentlerini ihlal ettiğine karar verdi. Karar ile birlikte iPad ve iPhone'un bazı eski modellerinin ABD'de satışlarının durdurulması söz konusu olabilir.

Patent davasının konusu, 3G kablosuz internet bağlantısı teknolojisinin aynı anda birden fazla hizmeti sağlayabilmesini sağlayan özellikleri ile ilgili.
Apple karara itiraz edeceğini açıkladı.

Karar, 60 gün içinde ABD başkanlığı emriyle de hükümsüz kılınabilir. Ticaret komisyonunun son kararı, davanın önceki hâkimi James Gildea'nın kararını da bozmuş oldu.

Gildea, geçen yıl Eylül ayında verdiği kararda Apple'ın patent ihlali yapmadığını söylemişti.Samsung Apple'a karşı davayı yaklaşık üç yıl önce açmıştı. ,
Kararın açıklanması üzerine Samsung'dan yapılan açıklamada, "Uluslararası Ticaret Komisyuonu'nun son kararı, Apple'ın Samsung'un teknolojik yeniliklerini kullandığını gösteriyor" dedi.

ITC, Iphone4 ve Iphone3 3GS ile birlikte iPad 3G, iPad 2 3G'nin AT&T tarafından satılan modellerinin satışını ve ithalini durdurdu. ABD Başkanı Barack Obama ITC'nin ithal yasaklarını bozma yetkisine sahip.

Ancak ABD başkanları bu yetkiyi bugüne kadar nadiren kullandı. Apple, 60 günlük gözden geçirme sürecinde bu modelleri satmaya devam edebilecek. Apple sözcüsü Kristin Huguet, açıklamasında bugünkü kararın Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Apple ürünlerinin satışı üzerinde bir etkisi olmadığını söyledi.
Bu dava, iki elektronik devi arasındaki patent davaları zincirinin bir başka halkası.

Samsung ve Apple en az 10 ülkede birbirlerine patent davaları açmış durumdalar. Uzmanlar, Apple'ın Google'ın Android sisteminin gelişmesini sınırlamaya çalıştıklarını söylüyor. Samsung ve HTC gibi Google'ın mobil işletim sistemi Android'i kullanan şirketler ile Apple arasında yıllardır karşılıklı patent davaları açılıyor.

Samsung, geçen yıl bir başka patent davasında Apple'a 598.9 milyon dolar ceza ödemişti. Dünyanın en büyük akıllı telefon üreticisi olan Samsung, bu yılın ilk üç ayında Apple'ın iki katı satış yaptı. Ancak Apple'ın akıllı telefon satışı daha büyük kâr getiriyor.

Samsung'dan Galaxy S4'e önemli güncelleme


Samsung'dan Galaxy S4'e önemli güncelleme




Samsung’un amiral gemisi Galaxy S4 için ilk büyük güncelleme geldi. 357 MB’lık güncelleme sonrasında kullanıcılar dahili hafıza kartında daha fazla yere sahip olacak.


16 GB’lık Galaxy S4’te yaklaşık 7 GB’lık alan Samsung yazılımları ve uygulamaları tarafından kullanıyordu. Akıllı telefonu satın alanların kullanabildiği alanın sadece 9.15GB olmasına kullanıcılar da oldukça tepkiliydi. Güncelleme ile birlikte kullanılabilen alan az da olsa artarak 9.23 GB’a çıktı.


Bununla beraber güncelleme ile kullanıcılar bazı uygulamaları harici hafızaya aktarabilecek.


Güncelleme ile birlikte gelen diğer gelişmeler ise yeni kamera yazılımı, HDR video kayıt, yaşanan bazı hataların çözümü.

Şu an sadece Almanya’da indirilebilir olan güncelleme yakın zamanda tüm kullanıcılara sunulacak.

 

Haberdar OL !

Bizimle İletişime Geç !

Email us: yildirimirfan@hotmail.com.tr

Email us: info@irfanyildirim.com

Blog Yazarımız